Uyuşturucu ve alkol ile indiğin çukurda gördüm seni. Karanlıktaydın. Çok karanlıktın. Hayatla dalga geçiyordun. Doğru yerde aramıyordun mutluluğu. Hazlarla beslediğin hayatını yaşarken mutlu olduğunu düşünüyordun. Sadece dalgasına dediğin her şey seni aşağı çekiyordu. Her gece başka bir kızı becerirken mutlu olduğunu sanıyordun.
En son neye kahkaha attın demiştim. Hatırlamıyordun. Kafam güzelken herhalde dedin. Saçmaladığımı söyleyip duruyordun. Sana göre hep saçmalıyordum. Doğru söylediğimi biliyordum. Ben aydınlığını gördüm senin. Gözlerinden ruhuna baktım. Güzel kalbini gördüm ben. Seni olduğun çukurda bırakamazdım. Elinden tutmak istedim. İzin vermedin. Çok kez denedim. Çabaladım. Tutmadın elimden, istemedin. Çıkmak istemedin çukurundan. Yapabileceğim bir şey yoktu. İstemiyordun, ne beni ne aydınlığı. Bazıları karanlığı seçer demişti yakın bir dostum. Biliyordum, sadece kabul etmek istemedim. İşte benim karanlığım da böyle başladı. Her gece dua ettim senin için. Zamanla anladım aramızda var olan bağ bana zarar vermeye başlamıştı. Hala bırakamadığım sen, bana farkında olmadan zarar verdin. Kendimi unutup perişan halde sana üzüldüm. Mutsuz olduğunu görmeye tahammülüm yoktu. O kadar çok düşünüyordum ki her gün geceyi sabah ediyordum. Uyuyabildiğim bir günün sabahında, uyandım ve bitsin dedim.
Bitti.
Dersim bitmişti. Herkes insandı. Kimsenin özel güçleri yoktu. Kimse istemeden değiştirilemezdi. Ve herkes kendi için bu dünyaya geliyordu. Birine çaresizce bağlanmak yanlıştı. Kendi egolarım yüzünden onun kararına saygı duyamayacak hale gelmiştim. Karanlıkta aydınlıkta bir seçimdi. Herkes kendi seçimlerini yaşamakta özgürdü. Günü geldiğinde oda çıkacaktı aydınlığa ama şimdi değildi.
Öğrendiğim de bitti. Bitmesini istediğiniz şeyleri öğrenin. Öğrenin ki çıkmasın karşınıza bir daha.
Yorumlar