Yine.



Sen, iyileştirdiğimi sandığım yarayı tekrar kanattın. Savunmasız bıraktın beni. Hazırlıksız yakaladın. Gafil avlandım. 

Küçük bir kızken ben. Herkesin beni sevdiğini düşünürken tanıştım o duyguyla. Beni çok sevdiğine emin olduğum o kişiden aldım ilk darbeyi. Kendimle savaşım o an başladı. Yeterli görmedim kendimi. Sevmedim. İstenmeyen biri olduğumu düşündüm. Küçük bir kızın hayalgücüne bırakıldı her şey. Kimse gelip sarılmadı, sarmadı yaralarını. Yalnız başına büyüdü. İçinde biriktirdikleriyle. 

Hayatının bir çok bölümünde yaşadı korkularını. Sonra dedi kendine ‘istenmiyorsun boşver.’ Boşverdim hep. Seni çok seviyorum diyenlere anlam veremedim hiç. Niye seviliyordum, bunu nasıl hak ediyordum ki? Önce sevgiyi hak etmek için çalıştım. ‘İstenen’ olmak istediğim için çaba harcadım. Yanlış olduğunu bir çok olayla öğrendim. Sevginin hak edilebilir bir şey olmadığını gördüm. Her şeyin kendini sevmekle başladığını gördüm. Kendimi sevmeyi seçtim. Kimse sevmese de ben sevecektim kendimi. Kendime önce ben güvenecektim. Ben bunu hak ediyordum, sevgiyi hak ediyordum. Kendimi kabul ettim. Olduğum gibi sevmeye başladım. Hazırım dedim birini sevmek için, birini hayatıma almak için. Sen sınavım oldun. Yaraların öyle kolay iyileşmediğini, korkuların bir işaret beklediğini, daha fazla sevgiye ihtiyaç duyduğunu gösterdin. Ve bu mücadelenin tek başına değil, bir insanla olacağını öğrendim. Karşındaki insan sınırlarını zorlayacak, onunla çeşitli sınavlar yaşayacak, kendinle girdiğin mücadeleyi sonlandıracaksın. Hayatı tek başına yaşamak kolay. O hayatı biriyle birlikte yaşamak asıl mesele. İşte o mesele de sınıfta kaldım ben yine.

Yorumlar